"Hamdi Özbay (1934-2017) kardeşimi kaybettim… Tuncer İnan
Dile kolay, 1957 yılından bu yana tamı tamına 60 yıl devam eden bir arkadaşlık, bir dosluk. Emekli olup ta birbirimizden ayrı kalana dek gece gündüz birlikte olduğumuz bir ortam. İş beraberliği, aile dostluğu…
Bizim gençliğimizde İstanbulda saz yapım atölyeleri ayni zamanda saz çalanların uğrak yerleri ve tanışma yerleriydi. İstanbul Çarşıkapı’da Agop Ohanyan’ın atölyeside bu mekânlardan biriydi.
Bizde iki sazcı olarak 1957 yılında, tamı tamına 60 yıl önce tanıştık Hamdi Özbay kardeşimle Agop ustanın sazcı dükkanında.
1957-1958 yıllarında Sadi Yaver Ataman’ın yönettiği İstanbul Belediye Konservatuarı Folklor Tatbikat Topluluğunda birlikte saz çaldık. Topluluğun 15 günde bir Şan Sinemasında verdiği ve TRT radyodan da canlı olarak yayınlanan konserlerine gençlik heyecanı ile birlikte katıldık. Yine ayni topluluğun İstanbul Radyosu'ndaki koro ve solo programlarında ayni heyecanla birlikte Türk Halk müziği icra ettik.
Hamdi Özbay kardeşimle, 1960 yılında Türkiye Radyolarında açılan, iki aşamalı yetişmiş sanatçı sınavını İstanbul Radyosunda birlikte kazanmıştık ve artık İstanbul Radyosunda kadrolu saz sanatçısı olmuştuk, çok mutluyduk. Saz sanatçısı olarak; Hamdi Özbay (pekiyi), Talip Özkan (iyi), Tuncer İnan (iyi), Metin Eryürek (iyi), Ömer Akpınar (iyi) derece ve sıralamasıyla kazanmıştık sınavı. Ses sanatçısı olarak ta; Nurten İnnap, Ahter Erem, Kemal Koldaş kazanmışlardı.
Bundan bir yıl sonra da, 1961 yılında İstanbul Belediye Konservatuvarı Folklor Tatbikat Topluluğuna ikinci iş olarak başladık Hamdi kardeşimle. Bu katılışta aramızda radyodan Yücel Paşmakçı arkadaşımızda vardı ve başarımız üçe katlanmıştı. Radyo proğramlarında ve konservatuvar konserlerinde birlikte yaptığımız müzik icraları çok dikkat çekiyordu. Proğramlarda Yücel Paşmakçı CURA, Hamdi Özbay BAĞLAMA, Tuncer İnan DİVAN SAZI çalıyordu. Hatta bu üçlüye uyumlu saz icralarından ve candan arkadaşlıklarından dolayı camiada (üçlü sac ayağı, ayrılmaz üçlü, üç silahşörler) gibi iltifat sözcükleri söyleniyordu. Yücel Paşmakçı evli, Hamdi kardeşim ve ben bekârdık. Bizde evlendikten sonra bu üçlünün ayrıca aile dostluğu da başladı. Ayrıca bu üçlü, Adnan Ataman’ın şefliğini yaptığı konservatuar korosunda (Yücel Paşmakçı, Hamdi Özbay, Tuncer İnan) sıralamasıyla şef yardımcılıklarında da bulundu. Yine ayni üçlü, TRT İstanbul Radyosunda Koro Şefliği yaptı.
Teker teker emekli olup ta her birimizin bir kenara çekilmesiyle yıllarca omuz omuza, dirsek dirseğe, birlikte çaldığımız saz, bir hatıra olarak belleklerde kaldı ama, dostluğumuz uzaktan uzağa da olsa devam etmekte iken Hamdi Özbay kardeşimizin şu an aramızdan ayrılışının acı haberi ile yıkılmış durumdayım, çok ama çok üzgünüm… (Vefatı: 25/ocak/2017, saat 21:00 Fethiye Devlet Hastanesi)" (1)
_________________________________
(1) Tuncer İnan'ın 26 Ocak 2017'de Hamdi Özbay'ın vefatından hemen sonra Facebook'ta kaleme aldığı yazısından alınmıştır.
(2) Fotoğraf: Süleyman Şenel Arşivi.
Hamdi Özbay
1934'te Fethiye'de doğdu. Bağlama çalmayı radyo dinleyerek kendi kendine öğrendi. İstanbul Radyosu'nun açtığı saz sanatçısı sınavına girmek için İstanbul'a geldi. Ancak sınav gününü kaçırdığı için bir gazinoda çalışmaya başladı. Ertesi yıl İstanbul Belediye Konservatuvarı'nın sınavını kazandı. Sadi Yaver Ataman yönetimindeki Memleket Havaları Saz ve Ses Birliği'nde çalmaya başladı. Askerlik hizmetinden sonra İstanbul Radyosu'nun açtığı sınavı kazandı ve 1966'ya kadar burada görev yaptı. Evli ve bir çocuk babası olan Hamdi Özbay emekli olunca Fethiye'ye memleketi Fethiye'ye yerleşmişti.