…1989 yılının Şubat ayında Stockholm'da İsveç Merkez Radyo'da yaptığı bir söyleşide Sermin Özürküt'ün: "Son zamanlarda yaygın biçimde dinlenen değişik türküleriniz var. Dom dom kurşunu, Hidayet, Sarhoş gibi... Tıpkı 70 li yıllarda sevilerek dinlenen Nem kaldı, Yiğitler, Erim erim eriyesin gibi... 70'lerle 80 sonrası türküleriniz arasında biçim ve içerik açısından fark var mı"? Sorusuna: "Var tabii... Onu şöyle itiraf etmek durumundayım. 70'li yıllarda güncel konuları işleyen sosyal içerikli türküler yapıyordum. Yine öyledir ama biçim değişikliği yaptım. Eski çalışmalarıma tek sazlı dönem denilebilir. Âşık Veysel türü dönem. Toplumun bugünkü beklentileri farklıydı. Bugün yeni kuşaklar farklı şekilde bilinçli olarak yönlendiriliyor" diye cevap veriyordu. Gerçekten de Mahzuni zamana uymasını bilen, yeniliklere açık toplumcu bir halk ozanı olarak zihinlerde yer etti. Uzun müddet kendini yeteri kadar anlatamayışının sıkıntısını yaşadı.
O kendini anlatamayacağı çileli hayatın yolunda her gün biraz daha ilerlerken biz ve bizim kuşak onun türküleriyle bağlama çalmaya başladı. Bağlamanın telleri onun türkülerini çalarken koptu…
../.
Yazının devamı için BKZ:
http://www.musikidergisi.com/yazar-473-bunca_%C3%A2siklarin_bir_hosu_mahzuni_iste_gidiyorum_cesmi_siyahim.html