Mısır Arap müziği 1950 sonrası şarkıları üzerine özel bir inceleme yapılsa, Türkiye'de 1960 sonrasında gelişmeye başlayan arabesk müziğin kaynaklarına birinci elden ulaşılabileceği savımıza önemli bir dayanak oluşturuyor.
Müzikbilimcilerimiz ve müzikbilim meraklıları hala arabesk müziğin birkaç kaynağından kopyaladıkları bilgilerle temcit pilavı yemeye devam ediyorlar. Mısır ve o bölge ülkelerinin 20.yy ortaları müziğini yerinde araştıramıyorlar...
Mısır Kralı Fuad 1932 ilkbaharında Kahire’de dünyanın önde gelen İslam Müziği uzmanları ve Türkiye'den Rauf Yekta Bey ile Mesud Cemil'in de katıldığı ve bir süre önce R.Yekta Anıları'nı yayınladığımız (http://www.musikidergisi.net/?s=rauf+yekta+%C5%9Fark+musikisi+kongresi) 600 sayfalık kitabı yayınlanmış olan “Arap Musikisi Kongresi” toplamış, sonrasında çıkan yönetmelik günümüze uzanan uygulamaların temelini teşkil etmişti.
Popüler müzik tarihimizde Mısır ile aynı tarihlerde 1980'lerde Hafif TSM altında Yıldırım Gürses ile açılan kapı kendisinin Ayhan Sarı'ya beyanında belirttiiği şekliyle "diğerlerine "yol" olmuş, çoksazlı vs denilen yeni bir popüler Türk müziğinin yayınlarda boy göstermesini, yeni bir dönemin başlamasını sağlamıştı. Aynı durum Bardakçı'nın anlatımıyla aynı yıllarda Mısır'da gerçekleşmişti.
Bundan sonrasını Bardakçı'nın yazısından aktarıyoruz:
"...MISIR’daki devlet radyolarının tepe yöneticisi Abdurrahman Reşad, Kahire’de yayınlanan Masravi Gazetesi’ne geçen Perşembe günü bir açıklama yaptı ve bazı sanatçıların icralarının bundan böyle resmî radyolardan yayınlanmayacağını söyledi.
Reşad, uygulamaya gerekçe olarak 1934’ten kalma bir yönetmeliği gösterdi: Yönetmelik, icralarının radyolarda çalınmasını isteyen müzisyenlerin bir çeşit “yeterlilik sınavından” geçmelerini mecburî tutuyor, musiki tekniği bakımından uygun bulunmayan sanatçıların ve diğer toplu icraların radyolardan yayınlanmasına izin vermiyordu.
1980’lere kadar sıkı bir şekilde uygulanan bu kural o senelerde Arap Popu’nun doğması ve bu yeni müzik türünün sadece Mısır’da değil bütün Arap dünyasında rağbet görmesi üzerine önce gevşemiş, daha sonra askıya alınmıştı. Abdurrahman Reşad’ın açıklamasında söylediği gibi Arap Müziği’nin gelmiş geçmiş en büyük erkek seslerinden olan, hattâ çok meşhur bazı şarkıları bizde de seneler boyunca yürütülerek Türk bestecilerin eserleri gibi ortaya sürülen ve oldukça rağbet gören Abdülhalim Hafız bile bu yeterlilik sınavından vaktiyle defalarca geçmiş, okuduğu eserlerin radyolarda çalınmasına sınavlar sonrasında izin verilmişti.
Getirilen yasak çok sayıda icracıyı ama öncelikle iki sanatçı ile bir Arapça rap grubunu etkiliyor: Son senelerde sesinin yanısıra “erotik” sayılan klipleri ile de şöhret kazanmış Lübnanlı okuyucu Heyfa Vehbi’yi, Mısır’daki protest müziğin önemli isimlerinden olan ve şarkılarında Muhammed Mursi’yi açıkça destekleyip General Sisi’nin darbesine karşı çıkan Hamza Nemire’yi ve “Oka ile Ortiga” grubunu...
1930’lardan buyana İngilizler’in BBC’si ile beraber dünyanın en fazla dinlenen yayın kuruluşlarından olan Mısır’ın devlet radyoları, özellikle de Kahire Radyosu sadece Mısırlılar’a değil, bütün Arap dünyasına seslenmiştir. Hattâ radyolarda Türk Müziği’nin yasaklı olduğu 1930’lu senelerde binlerce Türk dinleyici de antenlerini “Savtu’l- Arab min el-Kahire”ye, yani Kahire Radyosu’na çevirmişler, uzun müddet Abdülvehab’a, Ümmügülsüm’e ve daha birçok Mısırlı sanatçının icralarına kulak vermişlerdir..."
Bardakçı bizim 1934 TM yasağı ile Sisi'nin bugün yaptıkları arasında ima yollu bağlantı kuruyor ve şöyle devam ediyor:
"Meselenin bir başka tarafı daha var: Mısır, bu karar ile aslında bir taş ile iki kuş vurmaya çalışıyor; Sisi rejimine muhalif gördüğü seslerin radyolardan dinlenmesini engelliyor, yani geçmişteki bütün diktatörlüklerde, meselâ Yunanistan’da, Almanya’da, Sovyetler’de, İspanya’da ve hattâ darbe dönemi Türkiyesi’nde de olduğu gibi bazı muhalif sanatçıları susturma yoluna gidiyor ama diğer taraftan muhafazakâr ve muhalif kesimin ağzına küçük de olsa bir parmak bal çalmaya çalışıyor.
Musikisi konusunda da hassas olan muhafazakâr çevrelere “Bakın, kültürümüzü koruyor ve musikimizin soysuzlaşmasının önüne geçiyoruz” mesajını veriyor."(1)
_______________________________________
(1) Murat Bardakçı "Mısır’daki müzik sansürü ve Türkiye bağlantısı" Haber Türk Gazetesi, 24 Kasım 2014,
Web: http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/1012233-misirdaki-muzik-sansuru-ve-turkiye-baglantisi