Daha önce “Türk Müziği Nazariyatı ve Solfeji Uygulama Kitabı“ isimli müzik teorisi üzerine yazdığı ve müzikle birebir uğraşan tüm amatör-profesyoneller önemli bir başvuru kaynağı kitaptan tanıdığımız yazarın,yaklaşık olarak 200 sayfalık kitabı, bugüne kadar ülkemizde pek az akademisyen tarafından konu alınarak üzerinde görüş geliştirilen “Sanat, sanat için yapılır ve estetik kaygılar taşımak zorundadır” tezinin ana ekseninde yazıldığını ortaya koyuyor.
Yazar kitabında,müziğin metalaştırılması ve müzik endüstrisi, popüler müzik, modernite ve post-modernitede ve küreselleşme ortamında müzik, prozodi, şair ve besteci arasındaki âhenk, postmodern müzikte ülkemizdeki absürd örnekler, sahne estetiği, popüler kültürün türkülerimiz üzerindeki etkileri vd. konularda yaptığı araştırmalarına dair tesbitlerde bulunmaktadır.
Yukarda sözünü ettiğim konularda yazarın tesbitlerinden önemli gördüklerimden bazılarını bu yazımın alanı içerisinde sizlerle paylaşmak istiyorum. Yazar diyor ki :
“ Günümüzde müziğin metalaşmasının sonucu olarak, hızla üretilen ve bir o kadar hızla tüketilen müziğin sıradan ögeler taşıması doğaldır. Sözler ve melodiler sıradanlaşmıştır. Seri Halde üretim söz konusudur… Daima birbirine benzeyen şarkılar, hep aynı şarkıyı söylermiş gibi bir his verir. Popüler müzikte içi boş anlamsız şarkılar, içi boş dizi filmler gibi sadece ânı eğlenceli geçirmeye yarar, bittikten sonra geriye hiçbir şey kalmaz…”
(sayfa :19)
“ Dünyada eğlence sektörü büyüklüğü 600 milyar Dolar civarındayken,Türkiye’ de büyüklük belli değildir. Buzdağının görünen kısmını belki 20 majör organizatör, 30 menajerlik şirketi, 40 ses-ışık şirketi oluşturur…”
(sayfa: 45 )
“ Kültürel koşulların yarattığı apolitik durum,melankoli ile birleştiğinde bunlardan kurtuluş olarak görülen popüler müziğe yönelinir…Popüler Kültür, iktidarın manipüle edici alanı, müzik bu alanın ileti kodlarıdır…”
(Sayfa:68)
Kitapta yukarıda değinilen hususlar dışında günümüz müziğinin sosyolojik, siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarla etkileşimi üzerine daha bir çok değişik yaklaşımlar, müzikle birebir uğraşmayanlar tarafından da anlaşılabilecek bir dil ve üslupla anlatılmaktadır.
Netice itibariyle gerek profesyonel, gerek pür-amatör müzisyen ve dinleyiciler, gerekse müzikle uğraşmasa da ülke sorunları ile ilgilenmekten uzakta kalmamayı şiar edinen entelektüellerimizce bu kitabın okunması, aynı zamanda ülkenin siyasi, ekonomik ve kültürel sorunlarını değerlendirmede katkı sağlayacağı düşüncesindeyim.
______________________
( * ) Hatice Selen TEKİN, Müzik Bilimine Doktriner Yaklaşımlar, Müzik Eğitimi Yayınları,Ankara, Birinci Basım,Aralık-2014