SDÜ Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi, Teke yöresine ait bin 500 ezgiyi orijinal halini koruyup kayıt altına aldı. Isparta, Burdur ve Antalya’yı kapsayan coğrafyada 60 bin kilometre yol kat eden Merkez, önemli bir dilimi 200 yıllık bağlama, sipsi, kabak kemane sair enstrümanları da ‘Çalgı Belgeliği Müzesi’ne kazandırdı. Merkez, şimdi de Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü’ne (UNESCO) Dünya Mirası için 3 ayrı proje yazıyor.
SDÜ Konservatuar ile Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Öğretim Görevlisi Mustafa Erhan ile Çalgı Belgeliği Müzesi, sipsi, kabak kemane imalâtı, yöresel türkü derlemeleri hakkında bilgi verdi. Öğretim Görevlisi Mustafa Erhan, Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin 28 Ağustos 1996 tarihinde Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörlüğü genel şemsiyesi altında kurulduğunu söyledi. Teke Yöresi’nde 60 bin kilometre yol kat edilerek kültürel mirası kaynağında (özgünlüğünde) bilimsel yöntem ve teknolojiler kullanılarak kayıt edildiğini anlatan Erhan, bin 500 ezginin derlendiğini belirtti. Kültürel mirasın yapısal formlarının özenle korunduğunu dile getiren Erhan, “Teke Yöresi’nin özgün bin 500 türküsü şu an SDÜ tarafından kayıt altına alındı. Müzik Bilimleri’nin faydalanmasına açıktır. Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi, Teke Yöresi’nde 60 bin kilometre mesafe kat etti. Gezilerde çok türkü derlendi. Pek çok mahalli sanatçı ile tanışıldı. Onların hayat öyküleri kayıt altına alındı. Kültürel yapıları incelendi. Nereden geldikleri çözüldü. Teke Yöresi olarak tanımlanan bu geniş coğrafyanın hangi özgün kaynaklarla beslendiği tespit edildi. Bin 500 ezgi, Teke Yöresi’nin müzik ve folkloru, ulusal hatta global ölçekte tanınması sağlanmış oldu” dedi.
“Müze’de 200 yıllık el yapımı enstrümanlar da var”
SDÜ Konservatuar Müdürü Öğretim Görevlisi Mustafa Erhan, sipsi, kabak kemane başta olmak üzere 150’den fazla enstrüman toplandığını söyledi. Enstrümanların etnomüzikoloji kökenleri ve zenginliğinin tespit edildiğini kaydeden Erhan, “Bu çalışmaların Müzik Bilimleri’ne katkısı çok değerliydi. Ve o değerini hâlâ koruyor. Zira bilimsel teknik kullanılarak kayıt altına alınan çalışmalar üniversiteler ve konservatuarların kullanımına açık. Enstrümanlar da SDÜ Doğu Yerleşkesi’ndeki Çalgı Belgeliği Müzesi’nde araştırmacılar başta olmak üzere herkese açık durumda. Yakın bir süreçte Çalgı Belgeliği Müzesi’ni genişleteceğiz. Şu an sergileme imkânı bulamadığımız diğer enstrümanları da Çalgı Belgeliği Müzesi’ne dâhil edeceğiz” diye konştu.
“Kent merkezinde de müze açmak istiyoruz”
Şehir merkezinde de Çalgı Belgeliği Müzesi açılması için proje üzerinde çalıştıklarını, buna SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı başta olmak üzere tüm yönetimden tam destek aldıklarını belirten Erhan, “Isparta Valiliği de bu projeye çok sıcak bakıyor. Hedefimiz kültürel mirası, o büyük zenginliği daha geniş kitleler ile buluşturmaktır. Isparta, Antalya ve Burdur ‘Teke Yöresi’dir. Çok zengin ezgileri, enstrümanları, ağıt, destansı anlatım, karşılama, sevinç eserleri var. Bunların SDÜ’de derlendiği, kayıt altına alındığı bilgisi herkeste olmayabilir. Ama kent merkezinde müzemiz olursa, dilden dile, gönülden gönüle daha çok yayılır fikrindeyim” dedi.
“UNESCO’ya 3 proje sunacağız”
Öğretim Görevlisi Mustafa Erhan, UNESCO ile proje yapacaklarını da açıkladı. Dünya Kültür Mirası’nı koruma ile ilgili 3 proje hazırlığı yaptıklarını ifade eden Erhan, “Sanatçıları tespit ettik. Ve bilimsel bir disiplin ile yazdık. SDÜ’de yakın zamanda bir proje ile UNESCO’ya. UNESCO’dan gelen araştırmacılara biz Teke Yöresi’ndeki değerlerin arşivinin tamamını açacağız. Hayatta olanların UNESCO ölçeğinde kayıt altına alınmasını sağlayacağız. Hayata gözlerini kapatmış mahalli sanatçılarımızın isimlerini de tarihe not düşeceğiz. Ayrıca Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) ile de çalışacağız. Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumlardaki öğrencilerin kendi müzik kültürlerini öğrenmeleri ile bir proje bu” şeklinde konuştu.
“Çalgı Yapım ve Geliştirme Birimi”
SDÜ Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi genel şemsiyesi altında Eylül 2003’te ‘Çalgı Yapım ve Geliştirme Birimi’ kurulduğuna da atıf yapan Erhan, “Okutman Uğur Özek, el emeği, göz nuru ile sipsi, kabak kemane başta olmak üzere çok farklı enstrümanlar yapıyor. Çok değerli bir zanaatkâr. Teke Yöresi’nin enstrümanlarının hayatta kalmasını, büyük bir mirasın gelecek kuşaklara kalmasını sağlıyor” dedi.
Bkz:
Süleyman Demirel Üniversitesi Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi
http://muzmer.sdu.edu.tr/tr/alan-arastirmalari/veli-karabacak-7363s.html