Fazıl Say'dan Türkiye genel kültür dünyasının özeti:
‘’7 kez boşanmış Seda Sayan evlilik programı yapar, 3 kez din değiştirmiş Tuğçe Kazaz din analizi yapar, hiç bir eğitimi, altyapısı, emeği olmayan kişiler ticari arabesk müzik CD'leri yapar, krallaştırılır, toplumun önderi olurlar...
Günümüz Türkiye'si.
Başta inançları, cehaleti, eğitimi, kültürü, aileyi, hür insan yapısını sömüren iktidarlar, işte bu yüzden güç kazanır. İşte bu yüzden "birey" olmaya düşman bir sürü oluşur. Cezalandırmalar başlar.
Sansür başlar.
Ve sindirilmiş milyonlarca insan hazin bir "otosansür" hayatına devam etmek zorunda kalır.
Bu motivasyonsuzluk neden? diye soruyorlar birbirlerine...
Özellikle, bu bataklığa savaş açanlar yalnız bırakıldığında, neredeydiler? diye onlara sormak lazım…
Hayyam deyince, Nazım Hikmet deyince -daha ne yazıldığını ne denildiğini okumadan- bir Pavlov refleksi ile tepki gösteren kitleler var.
Yazık dünya üzeri değerlere. Edebiyata yazık. Edebiyat konuşamamaya yazık.
Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un yeni kitabını tartışamamaya yazık.
Tuhaf köşe yazarlarının tuhaf kitaplarının yüz binlerce satmasının yanında, nice edebiyat cevherinin adının bile bilinmiyor olmasına yazık.
Yazık...
Tuğçe Kazaz "din analizi" yapıyor…
Durum bu...’’