Modern hayatın getirdiği nimetlerden yararlanmak lazım. Nitekim motorsiklet hayatımızı kolaylaştıran araçlardan biri. Bir çok insan ve dağıtım firmaları kullanıyor. Pizzacılar, lokantalar vs. Hemen hemen hepsi sessiz çalışan motorlara sahip. İyi, güzel. Hatta motorsiklet tutkunları var. Bazıları modifiye yapar, sağına soluna ışıklar, renkli levhalar takarlar. Bazıları motorla hız yaparlar, hız yapmak bir tutku. Bunlar anlaşılır...
. . .
Bu alçak, kendini bilmez motorlu, eksozuna bilerek ses düzeni takmış. Muhtemelen kafası kıyak. … Apartmanlar arasında yankılanan ses ona ayrı bir keyif veriyor, başkası rahatsızmış, rahatsız oluyormuş, evde bebek veya çocuk uyuyormuş, insanlar yorgunmuş, hastalar yaşlılar varmış, insanlar yarın işe erken gideceklermiş, umurunda mı. Allah korkusu hassasiyeti toplumuzda gittikçe kayboluyor, görünüşte herkes birbirine Allah razı olsun dese de. Nasıl olsa polis korkusu da yok…
. . .
Tekrarlanan gürültülü eksoz sesleri. Binicinin kafasında kask var, bir de hız eklenince, ses ona gürültü gibi gelmiyor, zevk veren bir vızıltıya dönüşüyor...
. . .
Fakirin hayatında rahat ettiği bir uykusu var, onu da kabusa çeviren, uykusunu sabote eden motorlu terörist olmamak lazım.
. . .
Biliyorum bu konuda müzikologlar bir şey yapamaz. Ahlak ve duyarlılık meselesi. Hani belki içlerinde kulağı olan bir insan, duyarlılığı olan bir müzikolog vardır diye bu denemeyi yazdım.
Recep Uslu yazısının devamı için BKZ:
http://www.musikidergisi.com/yazar-329-muzikoloji_ve_gurultu_teroristleri....html