Hüseyin Demir:
"Sipsi ile ilkokul yıllarında tanıştım ve çaldığım ilk sipsiyi kendim yaptım. 1968 yılından beri aktif olarak icracı ve imalatçı olarak çalışıyorum.Bu yıla kadar 35 bine yakın sipsi yaptım. Bunları yurt içi ve yurt dışı çeşitli kuruluşlara, Burdur'un kamu kurumlarına yapıp, hediyelik olarak sunuyoruz. Ne kadar isterlerse hazırlayıp veriyoruz. Misafirlere verip, tanıtıyoruz. Birçok ölçüde sipsi yapıyoruz. İstenildiği kadar sayıya ulaşabiliyoruz. Japonya, Almanya, İsveç'e kadar gönderiyorum. Oradaki müzik mağazaları da istiyor bunu. Uluslararası yarışmalara sipsiyle katılıp altın madalya aldım. Türkiye ve Burdur adına bu da beni çok sevindiren olaydır. Hali hazırda beklediğimiz ilgiyi yakalıyoruz. Sipsi sesinin yabancılara ilginç geliyor.Yarışma haricinde gittiğimiz yerlere de götürüyoruz. Oradaki müzik sevdalılarına veriyoruz.
İlkokul, ortaokul, üniversite alanlarında meraklı kardeşlerimiz var. Onlara sipsi yapıyorum. İlgi duyanlar beni sevindiriyor. Günümüzde gençlerimiz yavaş yavaş çalmaya başladı. Ölmemesi için çaba gösteriyorum ve 49 yıldır da bunun emeğini veriyoruz ve karşılığını alıyoruz. İcra yapan küçük bir kardeşimi gördüğüm zaman, gelirden ziyade onları başarılı görmek beni çok gururlandırıyor. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde Türk Müziği Devlet Konservatuvarı açıldı. Bu üniversitede çalgı yapımı olarak bir bölüm açılabilirse bu enstrümanımızın ölüp kaybolmaması, yaşaması için orada gönüllü usta olarak çalışabilirim. Usta olacak öğrencilere öğretirim, eğitirim. Bu da geleceğe karşı hedefimizdir. Ölmemesi için çabalamaya devam edeceğiz. Böyle bir bölüm açılırsa eğer gereken desteği veririz."
Sipsi, 15-25 santim uzunluğunda ve kamıştan üretiliyor. Ses genliği 1 oktav. Daha çok zeybek ve Teke yöresinin ezgileri seslendiriliyor.