Detone okuyup ,Türkçe konuşamayan, sahnede elini kolunu nereye koyacağını bilmeyen, avam bir icradan öte gidemeyenlerin; “Benim bir tarzım var” gibi cümleler kurup, sağda solda konuşmaları çok doğal, çünkü arıza var bir yerde...
Asıl sorun bu kişileri dinleyip zevk alan vizyonsuz ve zevksizlerde.
Bir zevksizlik almış başını gidiyor.
Daha da komik ve tuhaf olan bu kişilerin birçoğu eğitimli müzisyen ya da her neyseler.
Kadın genç ama çıkardığı ses yaşlı, nefesten geçilmiyor ya da niteliksiz bir ses; neymiş efendim yorumu güzelmiş. Güzel dedikleri de birinin kötü bir taklidi.
Neresinden tutsan olmuyor.
Bir tanıdığının akrabası ya da aynı ortamda yaşıyorlar olması o yere gelmesi için yeterli gelebiliyor.
Hiçbir artistik tarafı olmayan bir icra...
Kılığı kıyafeti sahnedeki duruşuyla sanatçı değil de sanki yan komşum.
Albüm yapıyorlar hiçbir enerjisi olmayan, yeni bir fikir ya da bir yaratıcılık yok, hepsi birbirinin aynı.
Millet hatır için midir, gerçekten zevki mi odur; yoksa yalakalık içgüdüsü mü anlayamadığım bir şekilde alkış tutuyor.
Tabi sonuç olarak bu insanlar kendilerini birşey sanıp daha da gaza geliyorlar, ortada dolaşan içi boş bir o kadar da haddini bilmez tipler çıkıyor.
Müzisyen olan ya da olmayan müzik eleştirmenleri de bu albümleri ve bu kişileri öven yazılar yazıyorlar.
Çok acayip bir durum...
Birazcık isim oldun mu herkes yanında olmak istiyor. “Zurnanın zortu” bile olsa fark etmez..
Olan bu milletin sanat geleceğine oluyor.
Ayrıca:
Çok para kazanmak mı istiyorsun? Arkada en iyi çalan çalgıcı olacağına önde söyleyen en kötü şarkıcı ol…