Biraz da tebessüm:
GTSM'de neden “re” görüp “la” sesi icra ettiğimiz hususuna halen mantıklı bir yanıt bulunamıyor. Öyle gelmemiş ama böyle gidiyor. Düzeltilmiyor da. Gerçek kişi ve olaylardan esinlenerek Ayhan Sarı tarafından 18 Şubat 2011′de yazılmış fıkra şöyle:
“Neyzen Salim Bey İngilizce derslerine kendini iyiden iyiye yoğunlaştırdığı bir dönemde musiki çalışmalarını da yürütürken Osmanlı kültürel hayatında yeni yeni çoğalmaya başlayan bir piyano ile karşılaşır. Merakla çalgının tuşlarına dokunur. Ve çıkan sesleri neyiyle karşılaştırdığında piyanonun la’sının elindeki bolahenk neyin neva’sı ile aynı olduğuru duyar… Şaşırır. Bir daha kontrol eder. Evet doğrudur. Bolahenk neyinin neva sesi ile piyanonun la sesi aynıdır. Bir kez de mansur ney ile sesleri karşılaştırır. Bu kez çalgısının tutuşta alttan birinci delik açık iken çıkan (dügah) la sesine denk geldiğine tanık olur.
İngilizce derslerinin yanında batı notasına da merak salan neyzen Salim Bey batı musikisinde her notanın bir harf karşılığı olduğunu ve “A” harfinin “la” sesi karşılığı olarak kullanıldığını öğrenmiştir.
“İngilizce dersleri, batı müziğinde harf notalar, piyano tuşlarından çıkan sesler” derken bu yeni görgü bilgilere kendini iyice kaptırdığı bir anda yani ney’inin neva sesi ile piyano la’sı karşılaştırmasına kafa yorarken İngilizce öğretmeni yanına gelir ve sorar :
What are you playing, what is this pitch?
(Ne çalıyorsun, bu ses ne?..)
Salim bey, karşısında İngilizce hocasını görünce İngilizce dersi öğrencisi psikolojisiyle durumu İngilizce olarak nasıl anlatacağı konusunda kısa bir çeviri duraksamasının ardından şöyle cevaplayıverir:
This pitch is new A !..
(Bu ses yeni la’dır…)
* * *
İşte o gün bugündür piyanonun la’sına neva denir olmuştur.
Ve o günden bu yana(!) geleneksel Türk sanat müziğinde (GTSM) neva sesinin piyanonun la sesine akortlandığı görülür, uygulanır !!.. (**)
________________________________
(*) Geleneksel müziğimizde on yıllardır yaşanan ama bir türlü çözülemeyen 440 f. piyano la’sının dört ses tiz neva(re) sesi kabul edilmesi meselesi; Ayhan Sarı tarafından yarı gerçek, yarı katma tarih bilinciyle fıkralaştırılmıştır. 18 Şubat 2011
(**) Bu fıkranın oluşumunda esinlenilen anekdot:
Ney çalgısı ve la5 (piyanodaki 5.la sesi) hikayesi, ülkemize Muzika-i Humayun (1828) ile girmeye başlıyan ve Neyzen Salim Bey’in (1829?-1885) zamanına ulaşan ilk piyanolardan çıkan la sesinin mansur neyin tutuşta alttan birinci delik açıkken çıkan (dügah) la’sına (432f) eşdeğer gibi duyulup, ilgili neyin boyunda ufak ayarlamalar yapılması neticesinde ortaya çıkarılan bir tesbittir. (1)
(1) Ayhan Sarı “Türk Müziği Çalgıları; Ney”, 2012, Nota Yayıncılık, İstanbul)