Bugün - Sunday, December 22, 2024
Foto Galeri
Video Galeri
Firma Rehberi
Künye
Reklamlar
Üye İşlem
 Bize Ulasin
www.musikidergisi.com Logo
-
İstanbul 27°°C
Yazar Detayları

Ayhan Sarı

Ayhan Sarı - Topluluktan orkestraya...

Topluluktan orkestraya...
Yazı Tarihi: Wednesday, September 26, 2018

Yıllardan beri "orkestra"nın önemini içeren yazılar yazıyor, Türk müziği çalgıları ile ilgili konferanslar veriyor bilgilerinize destekleyici örnekler sunuyorum.  Bu konudaki ilk bildirim 16-19 Nisan 1985'de İTÜ TMDK -o zamanki adıyla- Maden Fakültesi Salonunda (şimdiki adıyla Mustafa Kemal Amfisi) düzenlenen  II.Türk Musikisi Sempozyumunda sunduğum  "Türk Müziğinde Çalgılama Tekniği" başlıklı idi. Sonrasında ilgili yazılarımdan başka Kültür Bakanlığı, I. Türk Halk Kültürü Araştırma Sonuçları Sempozyumu'nda (22-23 Aralık 1994 - Ankara)  sunduğum "Türk Dünyası Orkestrasına Giden Yola Bir Bakış" başlıklı bildirim ile konuya yeni bir bakış açısı katılmış oldu ki KTB Ankara Devlet Türk Dünyası Müziği Topluluğu bu bildiriden 5 yıl, KTB İzmir Devlet Türk Dünyası Dans ve Müzik Topluluğu 15 yıl sonra faaliyete geçti.

Ülkemiz müzikbilim dünyasında düzenlenen sempozyumların, 40 yıllık mesleki tanık olma sürecimde edindiğim izlenimime göre akademik titr yükseltileri için gereklilikten öte  "bir işe yarar" boyutta olmadığı düşüncesi benim ve hemen tüm müzikbilim dünyası bakışında ağır basmaya başladı.

Çoğu müzik uğraşanı dahil, hemen herkes tanık oluyor ki kültür ve müzik kurumlarında yöneticilerin "görevi süresince gerçekleştirdiği uygulamalarının geleceği hakkında isabet gösteremediği" şimdi daha net olarak görülebildiği içindir ki bugün geleneksel Türk müziğinin orkestral boyutunda (da) bir ilerleme sağlanamadı. Dolayısıyla besteci, icracı, çalgı ve yapımcılarımız (GTM'de melek üçgeni) yerel boyutta kaldı.

Bu alanda tanık olduğumuz İTÜ TMDK 1980'li ve 90'lı yıllarında Yalçın Tura, Demirhan Altuğ, Cüneyt Orhon, Mutlu Torun, Serdar Öztürk ve Ayangil Orkestra Korosu ile Yavuz Top THM orkestral çalışmaları ve 1993 Karadeniz Teknik Üniversitesi'ndeki Müzik Türlerinin Eğitimdeki Yeri Sempozyumu'nda Sabri Yener yönetimindeki büyük THM Orkestrası bizzat tanık olduğumuz ve tanık olduklarımızın içinde hemencecik hatırlayıverdiklerimizdir.

Bu süreç içinde benzer TM orkestra çalışmaları olmuştur. Kimisi Türk müziğine özgü olmak beraber, kimisi batı müziğinin birebir taklidinden başka bir şey değildi.

Anlaşıldı kı koşulsuz/karşılıksız destek ile "biryere" kadar gidilebiliyor, öteye aşılamıyordu.

Hatta "Çoksesli ve orkestral(*) içerikli yeni bestelerin, çalışmaların öğrenci ödevi yapısında olduğu" şeklinde küçümsemelerin bu çalışmaların önüne ket vurduğunu söylemek hiç de yersiz olmaz.

Görüldü ki "bu alanda da bir içten içe oyma" sözkonusuydu.

Öyle de oldu.

Yıllar Türk müziği alanında çalışanların birbirlerinin altını "oyma" ile geçti gitti.

. . .

Geleneksel Türk müziği zemininin günümüzde iyice zayıfladığı intiba'ı giderek yaygınlaşıyor.

Seyirci ayağını neredeyse hepten çekmiş durumda.

Tüm müziklerde seyirci sayısının düştüğü söylenemiyor, örneğin Andre Rieu Orkestrası'nın (Johann Strauss Orkestrası) 2015'den bu yana İstanbul ve Ankara'da gerçekleştirdikleri konserleri, konser başına 10.000-20.000 seyircinin; ortalama 300TL vererek izlemeleri, aslında Türkiye'de kalburüstü, bu alana para harcayarak, sözkonusu orkestral konser döngüsünü -ekonomisel boyutta- devam ettirecek bir kitlenin varolduğunu kanıtlıyor.

Andre Rieu Orkestrası 1970'lerde Paul Mauriat, James Last orkestralarının günümüz devamıdır demek hiç de yanlış olmaz. Dünyada senfoni/opera izleyicisi dışında gözdedağar eserleri seslendiren orkestra mantığı hep "geçerakçe ve para kazanır" olmuştur.  Bu türde tüm dünyada azımsanmıyacak bir izleyici kitleyici vardır.

Türkiye'de de öyle.

Hala var.

Andre Rieu Orkestrası'nın Türkiye konserleri bu kitleyi tesbit bakımından önemli bir örnektir. Daha detaylı incelenmesi gerekir.

İşte bu nedenle geleneksel Türk müziği büyük orkestrasının kurulması, gözdedağar repertuarının isabetli oluşturulması halinde, ekonomik anlamda bu orkestrayı/orkestraları kendi yağında idame ettirecek potansiyel seyirci kitlesinin Türkiye'de mevcut olduğu/bulunduğu rahatlıkla söylenebilir.

Orkestral anlamda para getirmesi mümkün bu potansiyel kitlenin "yok olma" durumu ile karşı karşıya olduğunu, bu kitlenin de günden güne azaldığını söylemek hiç de yanlış olmayacaktır. Birileri "zaten biz de bunu istiyoruz" diyebilir. Dünyadaki örnekleri gözönüne getirildiğinde bu potansiyel kitlenin canlandırılmasından kimseye bir zarar gelmez.

Ama Türkiye'nin ve Türk müziğinin orkestral manada tanıtılmasında büyük katkıları olabilir.

Her müzik okulunda bir "orkestra" koşulu getirilse "orkestra"nın nasıl bir orkestra olacağı soruları belirecektir.

İstanbul'da kurucusu ve başkanı olduğum "İstanbul Türk Müziği Orkestra ve Korosu ve Filarmoni Derneği" kuruldu. Tüzüğünde ayrıntıları belirttik.

Kurumlaşmış orkestra geleneğinin başlaması işsiz konservatuar mezunlarına iş sahası yaratmaktan toplumsal gelişmeye ve Türkiye'nin yurt dışında "orkestral manada" tanıtılmasına değin birçok fayda sağlayacaktır.

Kültürün kendi kendini devam ettirmesinin ekonomik boyutuyla ilgili olarak 2013'de yazdığım bir yazı şöyleydi:

"...40. yılını kutlayan İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV)’nin öncülüğünde yürütülen "ekonomik etki araştırması" sonuçlarına göre:

Dünyanın kültür sanat alanında başı çeken ülkeleri ile karşılaştırıldığında Türkiye’nin, bu alanda üretim ve tüketim oranları açısından henüz beklenen düzeye erişemediği,Türkiye’de kültürel yatırımlara yapılan doğrudan devlet desteğinin Avrupa kentleri ile karşılaştırıldığında fark edilir derecede düşük kaldığı,

Ayrıca: İstanbul’da kültürel tüketim ortalaması kişi başı 20 euro, Avrupa’da kişi başına aktarılan kamu kaynağının, nüfusun 1 milyonu aştığı kentlerde ortalama 58 euro. Örnek olarak Lüksemburg’da 748 euro, Liverpool’da 600 euro, Berlin’de 165 euro, Venedik’te ise 99 euro olduğu…

* * *

2011’de İKSV’nin düzenlediği etkinliklere katılan izleyici sayısı 400 bin. Bunlardan 10 bini yabancı olup bilet dışı konaklama, yeme içme harcamaları 17.3 milyon lira. Tüm değerler toplandığında İKSV etkinliklerinin Türkiye ekonomisine etkisi 70 milyon lira. Bu rakam yıllık ciroları 40 milyon liranın altında kalan küçük ve orta ölçekli işletmeler diye tanımlanan KOBİ’lerden neredeyse 2 kat fazla. İKSV ödediği vergiler ve sağladığı kamu gelirleri açısından da katkı sağlamakta. Örneğin Devlet İKSV’ye 2011’de 2 milyon lira mali destek sağlamış; ancak söz konusu desteğin 3 katı kadar vergi geliri elde etmiş. Yani -ustaca kullanımla- para parayı çekmiş. Ve İKSV tek başına tam zamanlı, maaşlı, sigortalı olarak 200 kişi istihdam etmiş. Ayrıca 1000’e yakın genç gönüllü olarak görev yapmış.

Görüldüğü gibi eğer ciddi boyutta düşünülüp ciddi politikalar üretilip, İKSV gibi kuruluşların artışı sağlanırsa bu girişim hem kültüre, hem insana; hem de ekonomiye belli bir katkı sağlayacak. Günümüzde hemen hiçbir olgu ekonomik çıkar gözetilmeden dikkate alınmıyor. Kültürün, yeteneğin para etmesinin realitesi Türk kültür hayatında adeta yeni ferah bir pencere açıyor. Bu pencereden bakış açısının hükümetten, devletten bakanlığına, belediyelerine, kamu kurum kuruluşlarına ve de belki de en önemlisi özel sektör tarafından görülmesinin sağlanması kültür hayatımızda ivme yaratacak gibi görünüyor. İKSV araştırması kültür etkinliklerini, toplumun seviyesini yükseltme katkısı dışında, hem ekonomik hem de çalışan sayısı istihdam açısından şimdiye değin dikkate alınmayan iktisadi bir sonucu gözler önüne seriyor. Ve İKSV şimdi kişi başı 20 euro olan İstanbul kültürel tüketim ortalamasını, 2023 yılında 100 euroya çıkarmayı hedefliyor..." (1)

Orkestranı kuramıyorsan bestecin de, icracın da, çalgı yapımcın da gelişmiyor.

Ve toplama müzik topluluklarıyla bir yere varılamıyor.

Yerellikten öte...

_______________________________

(*) Çokseslilik ile orkestranın aynı şey olmadığını belirtmek gerekir ki başka bir yazının konusudur.

 (1) Ayhan Sarı "Kültürün Ekonomiye Katkısı"  Musiki Dergisi, 02 Ocak 2018

BKZ: http://www.musikidergisi.net/?p=2374 

 

 

 

 
İletişim E-Posta: - Telefon:
 
Yorumlar
*** Yorum Yaz
Bu yazıya hiç yorum yapılmamış, ilk yorumu siz yapın.

Diğer Yazıları

Spor yazarı mı, müzik yazarı mı?..
Orkestra müziğin fabrikasıdır...
İşlevsel Müzikoloji - Functional Musicology…
Kemençe Kuartet ve Türk Müziği Orkestrasına giden yola bugünden bir bakış…
Arabesk müzik geri (mi) dönüyor?..
Gültekin Oransay'ın ardından 30 yıl…
“Mızıka“ kelimesi ile “mızıkçılık“ arasındaki ilişki…
Nüfuzun sanat üzerine etkisi…
Müzikte batılılaşma travması “tedavi“ edilebildi mi?..
Türkiye'de Türk Müziği Orkestrası'nı yönetecek şef var mı?..
Topluluktan orkestraya...
Geleneksel Türk müziği tarihine ışık tutacak bu yazı ne zaman yazılmış?..
Para karşılığı akademik yayınlar skandalı…
III. Kuzey Kıbrıs Korolar Festivali’nin ardından...
Müziğin bilimini biraz fazla mı abarttık ne?..
Transistörlü radyodan internet radyosuna ve sonrası…
Müzikolojinin temeli “1. derece kaynak“ bilgileridir…
Tanbur çalgısını unutturanlar…
Toplumsal sorunlarımızı halletmeden temel müzikal sorunlarımızı çözemeyiz…
Türkiye’de Batı müziği olmasaydı, GTM kurumları olmazdı…
Müzik Üniversitesi’nden 2. Güzel Sanatlar Üniversitesi’ne…
Çanakkale Korolar Festivali'nin ardından…
7’sinden 70’ine Türk müziği bütünlüğünde saplantılar/bölünmeler...
El yordamı müzikologları…
“Frankfurt Musikmesse - 2017“ izlenimleri…
Hobi koroları...
Çanakkale'de ateşe kalkmak…
Korolar Festivali'nde ilk kez Geleneksel Türk Müziği Koroları da sahne alacak…
Türkiye'de çalgı yapımcılığı mesleği üzerine...
Türkiye Koro Festivalleri tarihinde bir ilk: Çanakkale Korolar Festivali'ne GTM koroları da katılıyor…
“Geleneksel Müzik Konservatuarı“ üzerine yazmıştık…
Musiki Dergisi akademik teşvik kriterlerini karşılamamaktadır…
Düşen uçaktaki Kızılordu Korosu ve Koro Söyleme üzerine…
Plaklar, 20. yy. müziğinin tanıkları…
Osmanlı Muzika-yı Humayun ve Pakistan Cumhurbaşkanlığı Orkestrası…
Türk Musikisi Federasyonu'nun İstanbul'da toplanması üzerine...
GTM'de melek üçgeni…
Devlet Korosu Şefinin Yaşamsal Anatomisi…
Sanatta ücret iadesi…
Koro müziği yükselen değer...
Bravo Sayın Başkan…
Biri okunmuyor, birine yazı gelmiyor...
Devlet Kültür Paketi 2016 ve 2007 tarihli yazımız: “Her ilimize değil, her ilçemize yarı profesyonel koro“…
Geleneksel Türk müziğinde “Açı“ …
Orhan Gencebay ile TMDK'da söyleştik…
Müzik varsa müzik eleştirmeni de vardır...
Doğudan müzik ithaline beş kala...
Ayrıştırmak lazım…
Emek Sineması restorasyonu tamamlandı…
GTM amatör koroları faydalı mı, zararlı mı?..
Fotoğraftan “Ortak Kültürel Coğrafya Orkestrası“na…
Beş maddenin çağrıştırdıkları…
Müzikte ilk ve orta öğretim…
Öykünmeden intihale...
İyi ki Devlet Koroları var...
II. Kanun Sempozyumu ve Festivali ardından...
Divan Orkestrası...
Sokaktaki sevgisizlik...
Misafir sanatçılar için Muhalefet'ten kanun teklifi...
Panayot Abacı belgelediği dönemi kapattı…
Türk keman virtüözü Muhammed Yıldırır’ın Guinnes rekoru…
Müzik ile tedaviden heavy metalcilerin aklanmasına...
“Şarkı / Beste Yarışmaları“ sonuçlarının toplum yansımaları…
Bitlisli elektro gitar yapımcısından, İzmirli metal profil saplı bağlama yapımcısına...
Ali Rifat Çağatay, Şark Musiki Cemiyeti, Süreyya Paşa...
Seçim 2015'de partilerin müziğe yaklaşımı...
Geleneksel Türk müziğinde repertuar dersi nasıl olmalı?..
Yegane dostları okumayanlardır...
Şeyh El Ud, Suudi Arabistan’da…
Türk pop müziğini arabeskten sıyıran besteci: Kayahan...
Eski gazinolara özlemin konseri...
Geleneksel Türk müziği çalgılarınca oluşturulmuş çoksesli oda müziği kümeleri ve uluslararası sergileme bilinci...
Her ile değil, her ilçeye yarıprofesyonel korolar...
Musiki kelimesinin şapkacıları...
Müzik uğraşanlarını değerlendirme boyutu...
Ben pişirdim, sen ye!..
Kültürün ekonomiye katkısı…
“La” nasıl oldu “Neva” ?..
Müzik ağaçlarından filizlere çabalar…
Geleneksel Türk müziğinde 'Pruning' strategy ...
Devlet Korosu Şefinin Yaşamsal Anatomisi...
Nerde o “Hayal Gibi Ezgiler“...
Sempozyum dönüşü...
Eurovision'dan Turkvision'a değişen nedir?..
Bağlama satılan ilk TV reklamı...
Notayı konuşturamayanlar...
Cumhuriyet müzik tarihimizdeki dargınlıklardan güncel kesit...
Diğer Yazarlar

Münih LMU Müzikoloji Enstitüsü’nde "Gültekin Oransay" rafı...
Kitabu İlmi'l-Musiki Alâ Vechi’l-Hurûfât'ın müellifi kimdir? -16-
Çalgıları geliştirmek nedir, nasıl olur?..
Fazıl Say'ın Feyzi Erçin'e desteği…
Nida Tüfekçi’nin Öğrencisi Olmak!..
Yazılarınızı bekliyoruz... Musiki Dergisi
Spor yazarı mı, müzik yazarı mı?..
Yeni YÖK’ün ve değerli başkanı Sn. Saraç’ın övgüye değer kararı: Müzik öğretmenliği açısından yapıcı bir değerlendirme…
Yirminci yüzyıl: İcracının çağı*...
Meragi niçin 24 şube dedi? Hurufilikten etkilendi mi?..
Çevrimiçi Türk Halk Musikisi Videoları: "Konma Bülbül Konma Nergis Daline"
Günün Sözü
Bazen diyorum ki "ne olacak, söyle gitsin"; sonra diyorum ki "söyleyince ne olacak, sus, bitsin"
(Hz. Mevlana)
Yazarlar 
Röportajlar
Fırat Kutluk “Neden Müzik Dinleriz?“...
Ayhan Sarı - Kitabın adından başlayalım mı?  Buna bağlı olarak da kitabın sonunda müziği neden dinlediğimizin yanıtını veriyor musun? Fırat Kutluk - ...
»
»
»
Tarihte Bugün
Arşiv Arama
Facebook
Anasayfa
Site Haritasi
Sitenize Ekleyin
RSS Kaynagi
Hakkimizda
Reklamlar
Künyemiz
Facebook
Twitter
Bize Ulaşın
Copyright ©2013 - Tüm haklari sakli tutulmaktadir.
Bu sitede yayinlanan tüm resim, materyal ve içerigin telif haklari tarafimizca sakli olup izinsiz alinip kullanilamaz.
0.36ms
cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry|wholesale jerseys